• Skip to primary navigation
  • Skip to main content
  • Skip to primary sidebar
  • Skip to footer
  • Röportajlar
  • Essays on Art
  • Gaffar Yakınca Kimdir?
  • Deli Gaffar Hakkında
  • İletişim

Gaffar Yakınca

Birleşmesi kâbil mi ya tevhîd ile yesin
Hâşâ! Bunun imkânı yok elbette bilirsin

  • Ağır Yazılar
  • Gözüme Takılanlar
  • Edebiyat
  • Gezi Notları
  • Kültür Sanat

Deli Gaffar Hakkında

Yarı amatör bir edebiyat sitesi için mizahi kitap notları yazmam istendiğinde 2012 senesi idi. Üç yıldır tasarım felsefesi ve modern sanatlar üzerine bir blog tutuyordum ve hayli ciddi yazılar yazıyordum. Bu yeni seri ise biraz sivri dilli olmalıydı. Entelektüel camiamızın sığlıklarını teşhir edeceğimize göre, gerçeği olduğu gibi söylemekten ve hatta düşman kazanmaktan korkmamalıydım. 

Hesapsız bir açık sözlülüğü ve cesareti vurgulayacak bir köşe adı düşünmeye koyuldum. Hangisi önce aklıma geldi, deli sıfatı mı, yoksa rahmetli Gaffar Ağabey mi hatırlamıyorum ama, bu yeni misyona en uygun lakabın “deli” olacağına karar verdim.

Deli Gaffar, memleketim Malatya’nın ikinci nesil şöhretli delilerinden biriydi. Çocukluğumun Malatya’sında deliler, özel bir ilgi ve ihtimam görürdü. Şehir halkı, bu biçarelerin Allah emaneti olduğuna inandığından onlara akıl almaz bir geniş gönüllülükle yaklaşırdı. Bütün günü çarşı pazar dolaşarak geçiren delilerimiz ise şehrin bu cömertliğinin karşılığını verir, hepimize neşe ve umut kaynağı olurlardı.

Deli Gaffar’ın bilinen tek fotoğrafı.
1970’li yılların başı olmalı

Ben çocukluğumda Deli Gaffar’ın sağlığına yetiştim. Rahmetli, genelde Akpınar, Samanharğı gibi mahallelerde dolaşırdı. Kendi gözlerimle görme imkanım olmadı ama, Gaffar’ın marifetlerini bütün şehir gibi ben de biliyordum. Esnaftan muziplik peşinde olanlar, Gaffar’ı önce iki dirhem bir çekirdek giydirir, ceketini kravatını bile tamam ettikten sonra çarşıya salarlarmış. Artık kim o cesareti gösterecekse, birisi “Gaffar üzerindeki ölü esvabı” demeye görsün… Gaffar Ağabey, ağır küfürler ederek üzerinde ne var ne yok yırtıp atar, anadan üryan kalınca da koşmaya başlarmış. 

Bir başka hemşehrimiz, rahmetli Hrant Dink, uzunca bir zaman önce Gaffar’ın bu huyundan bir çıkarım yaparak kendi cemaatine hitaben bir yazı yazmıştı. Dink, yazısında Deli Gaffar’ın bu özelliklerini anlattıktan sonra, kendisinin de dahil olduğu Türkiye Ermeni Cemaati’ni eleştiriyor ve “siz engellemeye çalışsanız da ben doğru bildiklerimi söyleyeceğim, üzerime giydirmeye kalktığınız tüm ölü kıyafetlerini yırtıp atacağım” diyordu. 

Bu benzetme beni çok etkilemişti. Çünkü Türkiye’nin en önemli sorununun özeleştiri eksikliği olduğunu düşünüyordum. Yazarlar ve aydınlar, kendi mahallelerini eleştirmek konusunda çok isteksizlerdi, kimse kendi cenahına toz kondurmuyor, çoğu zaman eş dost dayanışması gerçeklerin üzerini örtüyordu.  O zamanlardan bugüne siyasi duruşum çok değişti ama, bu konudaki fikrim değişmedi. Bence hala Türkiye’nin en önemli sorunu özeleştiridir. Bu, bütün siyasi görüşler ve fikir akımları için geçerlidir. 

Her ne ise, sonuçta kendi mahallemi bile korkusuzca eleştireceğime göre, bu Deli lakabının adımın önüne iyi yakışacağı kararına vardık ve böylelikle Deli Gaffar ortaya çıkmış oldu.

Gerçekten de Deli Gaffar bir kaç ay içinde isminin hakkını verdi. Sadece kitaplar hakkında değil, her konuda yazmaya başladı, kendi mecrasını oluşturdu, ayrı bir blog haline geldi. İnsanlar bu garip deliyi o kadar çok sevdiler ki Gaffar Yakınca onun gölgesinde kaldı. Artık zaman zaman yazdığım siyasi yazılara ve tasarım bloguma hiç vakit ayıramıyordum, aynı şekilde, başka siteler için yazdığım kitap ve edebiyat yazılarına da son vermek zorunda kaldım.

…..
Yazının tamamına erişmek için lütfen tıklayınız


Gaffar Yakınca hakkında bilgi edinmek için lütfen “Gaffar Yakınca kimdir?” sayfasına bakınız

Primary Sidebar

İyi Parti: Kadro, söylem, ideoloji

İti qovan kimi

Allahuekber

Ozinyan kimleri mamaladı?

Cezayir şehitleri vatanlarına dönerken

Erdoğan’a çarpıp dağılan Macron mu, Rothschild mi?

Yasin, En Tatlı Uykusuna Dalmış Gibi

Bir Tablo ve Yayıncılığımızın Hali

Doğu Batı Arasında veya Türklükten Kaçış

Kültür Emperyalizminin Doğası Üzerine Notlar

Anti-emperyalist Açıdan Netflix’i Okumak

Peygamber Çiçekleri

Büyük Salgın ya da Yeni Bir Düzenin İmkânları

Çav Bella ve Ezan

Tahdagurusu

Aybüke ve nefret komisyoncusu bir “feminist” yazar

Hurşit burada, ahlak nerede?

Yar Kapısında Uyumak – 5

Yar Kapısında Uyumak – 4

Yar Kapısında Uyumak – 3

Footer

  • Gizlilik Politikası
  • Telif ve Alıntılama
  • Yayın İlkeleri
  • İletişim

Copyright © 2014-2020 - DeliGaffar.com - Her hakkı saklıdır